3 PUAN ALDIK AMA YARALANDIK!

Yeni transferleri ile uyum sağlayamamış ve umduğunu bulamamış bizim maça kadar da 3 iç saha 4 deplasman toplam 7 maçta sadece 5 puan alabilmiş Gümüşhanespor ile oynayacağımız maça yüksek moralli ve ümitli gitmiştik.

Sahasındaki 3 maçta hiç kaybetmemesi iddialı takımlardan Samsun ve Utaş Uşak ile 1-1, Sarıyer ile 3-3 berabere kalmış olması galibiyet amaçlı takımımız için maçın zorlu geçebileceğini düşünüyorduk ama hiç de öyle olmadı.

Aksine çok üstün olup tamamen kontrolümüzde geçen oyunu 2-0 gibi net bir skorla kazanarak peş peşe dördüncü galibiyetimizi almış olduk.

Maçın ilginç yanı onlardan transfer ettiğimiz oyuncular ile kazanmamızdı.

Berk 1 gol attı, Dilaver de her iki golün asistini yaptı.

Sahada son derece sakin, çalışkan, oyun disiplininden hiç uzaklaşmayan ve kendilerinden son derece emin bir oyun sergileyen takımımızı zevkle izledik.

İşin üzücü yanı ise bence hakemin çok basit bir sarı kartıyla yara almamızdı.

Yara aldık diyorum çünkü bu hafta sonu oynayacağımız bizim için çok önemli ve iyi futbol oynayan Sancaktepe karşısında kendisine gösterilen o saçma sarı kart nedeniyle cezalı duruma düşen Dilaver’den mahrum olarak sahaya çıkacağız.

Onun olmaması oyunumuzu ve hücum gücümüzü etkiler mi?

Bilhassa son dört maçta yakaladığı üstün formu, yüksek performansı, etkili pasları, ustaca kullandığı duran topları ve kazandığımız maçlarda büyük payı olduğunu düşünürsek bence etkiler.

**

Sancaktepe iyi ve hızlı futbol oynayan bir takım.

Deplasmanda Samsunspor ile oynadıkları ve 3-0 kazandıkları maçı tv den izledim.

Hikmet Sevim’in gidişi ile biraz sendelediler o maç sonrası oynadıkları iki deplasman maçında Sarıyer’e 3-2, Utaş Uşakspor’a da 2-1 yenildiler.

Sahalarında oynadıkları üç maçta ise 9 gol attılar hiç yemediler.

Dikkati çeken özellikleri deplasman dahil gol atmadıkları hiçbir maçları yok.

Samsun’da sergiledikleri futbol beni çok şaşırtmıştı.

Bu sezon profesyonel yapılan ve alt yapıdan gelen genç kalecileri var.

Fiziği çok iyi, yüksek toplarda başarılı, ceza sahasına hakim bir kaleci.

Sancektepe aynen bizim gibi oyunu daraltan, çok koşan ve mücadeleci bir takım.

Seyrettiğim Samsun deplasmanında rakibinin hiç beklemediği bir şekilde oyuna önde basarak, çabuk paslı ve de 3-5-2 ile başlamış ve 10 dakikada ilk golü bulmuştu.

İlk yarıyı hiç bozmadan aynı tempo ve oyun anlayışıyla götürürken Samsun sahasından çıkıp oyun kurmakta çok zorlandı.

İkinci yarıda sahalarına çekilerek beklerken 4-5-1 hatta zaman zaman 5-4-1 oynayıp ani ve çabuk paslı hızlı çıkışlarda iki gol daha bularak Samsun’u çökerttiler.

Göze batan lider bir oyuncuları yok, mücadeleci bir takım oyunu oynuyorlar.

Maçın son 15 dakikası tamamen dolu Samsun tribünlerinin takımlarını ıslıklaması, hocaları ve yönetimleri aleyhinde yaptıkları tezahüratlarla oynandı.

Kısaca demem şu ki bizi oldukça zor bir maç bekliyor.

İki iyi futbol oynamaya çalışan takımın maçı seyretmesi keyifli olacak gibi.

Belki futbol adına bu düşüncem garip gelebilir ama alıştığımız kötü sahamız avantajımız olabilir!