Hayırdır Abdülkadir ?

Bir kere şunu herkes bilsin ki, özellikle bu maçta bir çok futbolcunun fizik kondüsyonlarını yetersiz buldum. Eskiden rakibe omuz attı mı rakip 10 metreye uçardı, şimdi tam tersi. Sezon sonu yaklaştıkça tabii ki yükleme olmaz ama anlaşılan o ki futbolcular kendi kendilerine bir şeyler yüklüyorlar(!)

A.Kadir’in altı pas içinde, Berat Ali, Hakan, Alaatin Hamza rakip ceza alanı içinde o golleri nasıl kaçırdığını bir görseniz kafayı yersiniz. Sadece o mu? Ya bencil futbol oynuyorlar ya da doldur boşalt şeklinde şuursuz bir futbol.  Kimin ne yaptığı, ne yapmak istediği belli değil.

Hele hele A.Kadir’in kaçırdığı o golleri gördükten sonra, az bile söyledin diyenleriniz çok olacaktır eminim. Hayır yani, bu yetmiyormuş gibi bir de kendi kalemize atacaktı ki bu top Allah’tan Hüseyin’in kucağına gitti. Tabii ki sizlerin de bizler gibi özel hayatınız olacaktır, tabii ki kimsenin özel hayata karışmaya hakkı olmaz ama her şeyi doğru yer, doğru zamanda ve doğru şekilde yaparsanız! Şuana kadar ve bu maçta yaptığınız gibi değil. Dökülüyorsunuz be dökülüyor. Kaldı ki bu maçta da sizleri izleyen ÖZEL gözler olduğunu ne çabuk unuttunuz. Bu futbolla mı milli takımlara çağrılacak ya da bu maçı izleyen 3 büyük takımların altyapı antrenörleri veya bazı İzleme Komiteleri beğenecek sizi? Söyleyeyim hemen size dün yaptığım biri iki görüşmede ne dendiğini. “Ne izlemesi, ne beğenmesi abi. Bunlar bırakın A takımı, A2 takımında bile oynayamaz” diyerek rest çektiler. Çok biliyorsunuz ya? Şeytan olmadan cin çarpacaksınız ya aklınız sıra? Devam edin oynamaya bu şekilde devam edin. Bakalım sizi kim beğenecek de, nereye çağıracak veya alacak? Üste para verseniz bile almazlar sizi. Fut.ol yok, bari formayı terletin, savaşın. 19 yaş ortalaması ile oynayan bir takım, koşmayacak da ne yapacak? Fiziği olmayan sizlersiniz, kondüsyonu, tekniği olmayan da. Şuanda bir çoğunuzun dili çıkmaya başlamış. Yarım saatlik kondüsyonunuz ya var ya yok. Peki neden? Benim dilim varmıyor söylemeye(!)  Sonrasında nerden çıktı sevgililerinizi maça getirip, BELEŞ  tribünde maç izlettirmek? Onları düşünmekten futbolu da unutuyorsunuz ki gözleriniz hep tribündeydi! Kendinize gelin gençler.

KÜÇÜK NASİHATLER

Kaleci Hüseyin’den başlayayım. Bir daha sakın degajla topu ileri gönderme. Oyunu elinle kur ama görerek, bilerek ve takım arkadaşına isabetli bir şekilde top atarak. Kendi ceza alanı içinde ve çevresinde bunu sakın yapma. Orta sahanın sağ ve sol çizgilerine at o topları.

Kadir ve Berat Ali, hadi gol kaçırıyorsunuz, birbirinize pas vermeyim BEN ATAYIM diyorsunuz ve takımınız canına okuyorsunuz da, bari rakip takımın stoperleri oynatmayın. Adamlar elini kolunu sallaya sallaya, kendi yarı alanından oyun kuruyorlar. Siz de seyrediyorsunuz. Bir de size atılan ve rakipten dönen topları takip edin. O kadar onlardan seken ve geri dönen top oldu ki, rakip ceza yayı üzerinde ve civarında dursanız, goller daha çok olur, o kadar da kontra atak yemezdiniz. Seyretmeyin eliniz belinizde.

Berat Ali ve A.Kadir. Nasıl bir top istobudur öyle? Berat Ali, 1 gol attın diye havalara girme. Zira bazen öylesine bencil davranıyorsun ki,. Gol attırıp büyümek yerine egoistçe davranıp kaleye vuruyorsun. Attığın gol de şansınaydı ha. Çıkarsana öteki kale önünde bekleyen A.Kadir’e. Kendine oynama. Apo, sen de. 

ERDİCAN’IN SUÇU NE?

Canberk ayağına gelince iyi gibi ama top rakibe geçti mi yoktu bu maçta. Hani rakibi takip etmek, takım oyununu ve özellikle takım savunmasına destek. Tamam golün muhteşemdi ama her şey onla bitmiyor ki. Tam tersi, o şahane golünü futbolunla daha da büyütmen gerekirdi. Ayrıca çok basit çalım yiyor, rakibini izliyorsun ki Murat hoca haklıydı çıkarmakla. 

Cihan kardeşim, nasıl bir ıskadır öyle. O ayağın bize kadar gelip çarptı, tekrar gerisi geriye sana geldi! Peki ya Çağrı’nın oyuna alınmasına ne diyeceksiniz? Yapma Murat hoca. Telkinlerle takım kurup oyuncu değişiklikleri yapmaktan vazgeç. Ya da aynı oyuncuları iyi niyetli olarak bile olsa, oyuna almaktan da. Yok işte, sıfırlar. Yedekler içinde Ayhan’a lafım yok. Çünkü Hakkı kötü değildi. Ama A.Kadir’i çıkartıp Çağrı’yı alacağına Hacı Ömer’i almalıydın. Bir de Berat Ali’yi çıkarıp yerine Bünyamin’i oynatabilirdin. Çünkü bu maçın en kötü isimleri A.Kadir ile B.Ali’ydi. Canberk de top rakibe geçince olmadığı için onun da çıkması normaldi ama alınan isimler yanlıştı. Bozuk plak gibi, hep aynı şarkı hep aynı şarkı. Ben bile bıktım. Dinlemeyeceğim artık o şarkıları bir daha! Değiştir şu şarkıları artık.

Bir de şuna acayip tepkiliyim.

Babası yüzünden Erdican’ı neden bıçak gibi kesip attın. Takım içinde verdiğin şansı bu çocuk için hiç vermedin. Çocuğun günahı ne? Unutma ki onun babası Erdinç Şehit, mevcut yönetim ve İcra Kurulu’nda en çok parayı veren isim. Yapma hocam, sana yakıştıramıyorum ki sana veya oğluna yapılsa böyle bir yanlış sen de yediremezsin.

Takım diyemeyeceğim kadar kötü bir rakip ve kötü bir futbola rağmen eğer ki biz halen maç kazanıyorsak, yatıp kalkıp Allah’a dua edelim. Zira resmen Allah bize yardım ediyor. İnşallah son 2 maçta da hem futbol hem de hakem şansı Sakaryaspor’dan yana olur. Tabii rakipler de! Zira bu futbol ve mücadele bizi ligde bırakacak gibi gözükmüyor…