Nasıl Sallamayım ki ?

Maça başlarken dedim ki kendi kendime, “Biz bu takımı rahat yeneriz” ama nerdeeee?

Yahu bayan bile olsa, rakip ceza alanı içinde bir tane gol pozisyonu bulmaz mı? Siz yatın kalkın kaleci Elanur’a dua edin.

Karşıyaka Koleji’ne şöyle bir baktım da, kalecileri iyi, 4 numaraları Kübra ile 7 numaralı Beritan da ama bu maçtaki gibi külhanbeyliği yapmaya devam ederse, yok olur gider.

Bizimkilerde ise Elanur’a bayıldım. Fiziğiyle ben tam bir kaleciyim derken, takımını da geriden çok güzel yönlendirdi. Kurtarışlarıyla takımını tarihi bir hezimetten kurtardı. Aferin Elanur. Bir de kaptan Betül var ki, stoperde mükemmeldi. Onu da çok beğendim. Bu ikisi için Milli olabilmesi için yetkili kişilerle bir görüşme yapacağım. Ve mutlaka gereği yapılır.

Nesi eksik ki onların şuan Milli takımlarda olanlardan? A Milli olmaz da diğer Yaş gruplarında olur? Neden olmasın? Dolayısıyla, her ne kadar iddiaları yok olmuş gibiyse de bugünü düşünmeyecekler, yarını düşünecekler.

Maşallah diğer kızlarımız ne kadar besili öyle(!)

17-18 yaşında o fizik nedir öyle? Anlaşılan o ki hem çok hamur işi yiyorlar, hem de idmanı, disiplini, programı bırakmışlar.

Onlara çok net söylüyorum.

Yediklerinize, içtiklerinize, özel hayatınıza dikkat edin. Siz kazanırsınız…

Nasıl mı?

Bu takımdan başka bir takıma para kazanarak gitmek gibi. Yani daha iyi yerlere gelmek gibi.

Hatta daha önemlisi, bırakın parayı, Milli formayı giyme şansınız bile var. Olun milli, girin üniversiteye imtihansız. Böylece geleceğinizi de kurtarmış olursunuz ailenizi de.

Bu arada bir şeyden de acilen vaz geçilmesi gerek.

O da şu.

Öyle anne babalar var ki, bu maçta çok net gördüm. Tribünde bile hem antrenör, hem başkan, hem kaptan, hem de hakem. Her şeyi bildiklerini sanıyorlar ama hiçbir şey bilmiyorlar. Böyle davranarak kızlarına fayda değil zarar veriyorlar. Bırakın rahat oynasın, vermeyin tribünden taktik, öyle yap böyle yap demeyin ya da tut, şut çek gibi şeyler…

 Sanki kendi asli görevlerini yerine getiriyorlar da çocuklarından çok şey istiyorlar. (İstisnalar hariç)

HAKEMLERE SESLENİYORUM

Siz kural hatası nedir bilir misiniz?

Ya da talimatları ve oyun kurallarını?

Bana bilmiyormuşsunuz gibi geldi de. Peki sarı ve kırmızı kartları tutuyor musunuz?
Bir maçta iki sarı gören oyuncu atılmaz ise ne oluru kimse öğretmedi mi size?

Anlaşılan o ki öğretmemiş.
Ne demek mi istedim?

Hakem Atama Sorumlusu Zafer Yıldırım’a söyledim. Sorun o söyler size(!)

Ama şunu da bilin. Bunu bir daha asla yapmam, kural hatası yapanı yakarım, yaptırırım bilesiniz.

Hadi orta hakem atladı çift sarı kartlı oyuncuyu atmayı, peki ya yardımcıları ne iş yapar? Hele hele bayan hakemler?

Ama orta ama yardımcı hakem hiç fark etmez.

Eğer bu şekilde maç yönetirlerse hem dayak yerler hem de hakemlikte bir adım ileri gidemezler. Onların hedefi amatör maçlar değil en azından Süper Lig Yardımcı hakemliği olmalı. Ona göre çalışmalı, ona göre plan program yapmalı. İş olsun diye takılacaksanız gidin evinizde takılın. Ya da iş hayatına asılın, ekmek mücadelesini hakemlikten başka bir yerde kazanın…