Keyifsiz Hafta

Bu sonuç, futbol adına keyifsiz bir hafta yaşamamızı beraberinde getirdi. Ayrıca bu müsabaka, bizleri daha da keyifsiz yapacak, sıkıntılı bir 10 haftaya girmemize de neden olabilir.

Şimdi, bundan sonraki haftalarda kendi sahamızdaki oynamamız gereken maçların seyri, Amatör Futbol Disiplin Kurulu’nun (AFDK) vereceği ceza ile ortaya çıkacaktır. Umarım maçın gözlemcisi her şeyi çok iyi gözlemlemiştir de, gerçek ortaya çıkar. Elbet maç sonunda yaşanan olayları tasvip etmem mümkün değil. Bu tür bir futbol müsabakasının veya bu tür olayların sporun bünyesinde asla olmaması gerekir.

Ancak şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; sayıları 100’ü bulmayan Kütahyaspor taraftarı, daha ilk dakikadan itibaren haddini aşan galiz küfürler ile yaklaşık 4 bin Karasuspor taraftarını çileden çıkarmıştır. İşte ilk dakikada başlayan bu çirkin tezahüratlar, maç sonu yaşanan olayların kıvılcımı gibi olmuştur.

Elbette taraftar takımını desteklemek için her türlü sloganı atacak ama sporun içinde tasvip edilmesi mümkün olmayan küfür olayı, asla olmamalı. 

Buraya kadar her şey anlaşılabilir düzeyde. Ya peki futbolcu kardeşlerimizin saha içinde didişmelerine ne demeli?

Özellikle rakip takım oyuncularının yaptıkları, tamamen sabır sınırlarını zorlar cinstendi. Sen üç yüz kilometre uzaktan gel, 2-0 öne geç, bir de ev sahibi takımın oyuncularını çıldırtmak için elinden geleni yap. Ne spor ahlakına yakıştı, ne de sportmenliğe.

Hele hele Kütahyaspor kalecisi Ahmet Ölçen yok mu? Her hava topunda yere düşerken dirsekleri çalıştırıp yanında kim varsa sakatlaması, her pozisyonda yere yatıp sürekli sakatlanma numarası yapıp herkesi germesi olayları ateşleyen diğer önemli etkenlerdi. Elbette galipsin. Birtakım futbol oyunları yapabilirsin. Ama sen oyundan ziyade, maç sonunda çıkan olayların adeta tetikçisi gibi davrandın.

Sonuçta rakip takımı, hem futbolcu, hem de taraftarıyla tarif edecek tek cümle var; Küfürbaz.

100 taraftarın ile Karasu’ya gel, maçın 1nci dakikasında başlayıp, 90ncı dakikaya kadar küfür et, ondan sonrada mağdurları oyna. Yok öyle yağma!...

Bu taraftar grubu öyle kendini bilmezdi ki daha ilk yarıda, kendi arasında kavga edip, olayı bıçaklamaya kadar bile götürdü.

Buna rağmen öyle mağdur rolü oynadılar ki, utanmadan “taşlandık” diye polise bile dert yandılar.

Tabi ‘polis’ demişken, bir sözümde emniyet mensuplarına. Siz bu maç için gelen taraftarın güvenliğinden sorumlu olarak görev aldınız. Her önüne geleni coplayarak, biber gazı sıkarak nasıl güvenlik sağlayacaksınız ki? Kaldı ki sağlayamadınız da.

Bir sözümde Kütahyaspor’un yardımcı antrenörü ile yöneticisine. Sizin amacınız bulunduğunuz kulübe, başarılı olmak için hizmet vermek. Öyle maç sonrası hem galip geleceksin, hem de kabadayılık yapacaksın. Yemezler. Burası Karasu. Ya adam olur, adam gibi muamele görürsün. Ya da Karasu senin için gerekeni yapar gönderir. Tıpkı pazar günü olduğu gibi. Keşke yaşanmasaydı.

Sanmayın ki çıkan olayları destekliyorum. Asla böyle düşünmüyorum ama hak edenin, hak ettiğini de almasından yanayım. Şimdi soruyorum; ‘sadece Kütahyaspor futbolcuları, yönetimi ya da taraftarımı zarar gördü?’

En büyük zarar görenlerden biriyim. Önce 2 taş yedim, sonra biber gazı. Bir de maçtan 2 saat sonra stadı terk etmemiz yok muydu? Çıldırmamak içten değil.

Kütahyaspor şunu unutmamalıdır ki; ‘istersen BAL Ligi’nden direk Spor Toto Süper Lig’e çık, istersen seni direk şampiyonlar ligine alsınlar, her ne olursa olsun, önce adamlık’

Neyse, azda futbol konuşalım. Doğrudur son 3 maça baktığımızda, ilk yarının ilk 5eş haftasında oynanan futboldan eser kalmamış gibi. Ezik ve mahkum gibi oynuyoruz. Rakip bizi adeta kendi sahamıza hapsediyor ve golünü de buluyor. Sonrası malum. Biz son dakikalarda iyi oynar gibi gözüküp, rakip kalede gol arıyoruz ama süre yetmiyor ve yeniliyoruz.

Aynı durum Kütahyaspor maçında da oldu. Rüzgara karşı oynadığımız dakikalarda bile gol arayan taraf bizdik. Hatta belli bölümlerde çok daha iyi oynadık. İlk devre pozisyonlarda bulduk ama golü bulamadık. İyi futbolun meyvesi gol. Biz de bu meyveyi üretemedik vesselam.

Olsun daha 10 haftamız var. Umarım bu hafta yaşanan her şey unutulur da, puan cetvelinde, Serdivanspor ile Arifiye Kalaycıspor’un üstünde ligi bitiririz. Şen ve esen kalın.